I am he as you are he as you are me and we're all together.
Picasso'nun resimlerine bakıp "ben de yaparım ki lan bunu" diyenler, "anlamlı söz yazamıyorsan şarkı yapmaya kalkışma" diyip Tombstone Blues'u silenler ve "Donnie Darko ne boktan filmdi bir halt anlamadım" diyenler için benden geliyor: Yapabiliyorsanız, yapar mısınız lütfen?
Yapamazsınız ama değil mi? Kontrollü saçmalayabilmek, saçmalık olarak adlandırılan şeyleri kanalize edip onlardan estetik değerlere hitap eden veya sadece o değerlere batmamayı başarabilen şeyler yapamazsınız... bir saçmalık çizebilirsiniz, ama Picasso'nun veya modern sanatın temsilcilerinin saçmalıklarına baktığım gibi resmin içinden bakmam ben o resme... dışarıdan bakarın. Saçma sözler yazabilirsiniz fakat şarkıyı dinledikten sonra Bob Dylan gibi bana o sözleri bağırttıramazsınız. Saçma bir film çekebilirsiniz, ama film bittikten sonra imgeler uçuşmaz zihninizde.
O yüzden...
Saçmalığın asaletini anlamayan herkese şunu tekrarlamalarını öneriyorum:
i am the eggman
they are the eggmen
i am the walrus
goo goo g'joob goo goo g'joob.
Teşekkür ederim.
***
Aslında sadece yukarıdakileri yazacaktım da, boş kalsın istemedim. Yani ne söyleyeceğimi de bilmiyorum, öyle konuşacağım sanırım... ya da niye konuşuyorum ya? Yani, niye konuşma fiilini kullanıyorum? Yaptığım şey yazmak değil mi? Peki eğer yaptığım şey yazmaksa gerçekten, neden ellerim bunları buraya yazacak şekilde klavyede dolaşırken zihnimde de o aynı ellerin yazacağı şeyleri kendi kendime söylüyorum? Amaç ne, konuşma yetenekerimi yazıya yansıtmak mı, yazı yeteneğimi kanalize etmek mi? Ne yapıyorum ben ayıptır sorması? Cevaplayacak biri yoktur sanırım?
***
Bu kadar acayip ciddi konuşmadan sonra Pokemon FireRed'deki pokiman listemi versem ne acayip olur değil mi, hehe. Yani bir sürü level'a sahip Persian'ım, Pikachu'm, Wartortle'ım, Flareon'um ve Dugtrio'm var, daha da söyleyebileceğim bir şey yok. Pokemon dünyasıyla daha fazla şey yapmak istiyorum ama, orası kesin.
***
Yeni bir uzaylı ırkı yaratacak olsaydım, ya da herhangi biri yaratmak isteseydi, hatta yaratılan tüm yapay evrenlerdeki yapay ırklar için de, insana benzeyeceğinin farkındasınız değil mi? Ağzı, kulakları ve gözleri olacak... duyguları olacak veya olmayacak, ama yeni bir şeyler tanımlanmayacak hiçbir zaman.
Ve eğer olur da gerçekten bir ET görürsek bir gün, insanlar en sonunda şu deyimin içinin dolduğunu göreckler gibi geliyor bana: "bu daha önce gördüğümüz hiçbir şeye benzemiyor!".
Çünkü bunu daha önce filmlerde o kadar gereksizce kullandılar ki... King Kong'a bakan gazeteci dedi de, King Kong o adamın gördüğü bir gorile benziyordu. Godzilla'ya bakan bir Japon dedi ki, Japon bir müzede bir T-Rex görmüştü eminim... ET'ye bakan velet dedi, ki sonuçta ET'nin iki gözü, bir ağzı, iki kolu ve iki bacağı vardı. Ve bugüne kadar da hiçbir insan bize "daha önce gördüğümüz hiçbir şeye benzemeyen" bir şey sunamadı... sunamadı çünkü o da görmedi onu.
Sanatın yaratılmadığı, esinlenildiği fikrini o kadar güzel destekliyor ki bu.
***
Ben morsum, bir daha söylemek istedim. Goo goo g'joob.
Yapamazsınız ama değil mi? Kontrollü saçmalayabilmek, saçmalık olarak adlandırılan şeyleri kanalize edip onlardan estetik değerlere hitap eden veya sadece o değerlere batmamayı başarabilen şeyler yapamazsınız... bir saçmalık çizebilirsiniz, ama Picasso'nun veya modern sanatın temsilcilerinin saçmalıklarına baktığım gibi resmin içinden bakmam ben o resme... dışarıdan bakarın. Saçma sözler yazabilirsiniz fakat şarkıyı dinledikten sonra Bob Dylan gibi bana o sözleri bağırttıramazsınız. Saçma bir film çekebilirsiniz, ama film bittikten sonra imgeler uçuşmaz zihninizde.
O yüzden...
Saçmalığın asaletini anlamayan herkese şunu tekrarlamalarını öneriyorum:
i am the eggman
they are the eggmen
i am the walrus
goo goo g'joob goo goo g'joob.
Teşekkür ederim.
***
Aslında sadece yukarıdakileri yazacaktım da, boş kalsın istemedim. Yani ne söyleyeceğimi de bilmiyorum, öyle konuşacağım sanırım... ya da niye konuşuyorum ya? Yani, niye konuşma fiilini kullanıyorum? Yaptığım şey yazmak değil mi? Peki eğer yaptığım şey yazmaksa gerçekten, neden ellerim bunları buraya yazacak şekilde klavyede dolaşırken zihnimde de o aynı ellerin yazacağı şeyleri kendi kendime söylüyorum? Amaç ne, konuşma yetenekerimi yazıya yansıtmak mı, yazı yeteneğimi kanalize etmek mi? Ne yapıyorum ben ayıptır sorması? Cevaplayacak biri yoktur sanırım?
***
Bu kadar acayip ciddi konuşmadan sonra Pokemon FireRed'deki pokiman listemi versem ne acayip olur değil mi, hehe. Yani bir sürü level'a sahip Persian'ım, Pikachu'm, Wartortle'ım, Flareon'um ve Dugtrio'm var, daha da söyleyebileceğim bir şey yok. Pokemon dünyasıyla daha fazla şey yapmak istiyorum ama, orası kesin.
***
Yeni bir uzaylı ırkı yaratacak olsaydım, ya da herhangi biri yaratmak isteseydi, hatta yaratılan tüm yapay evrenlerdeki yapay ırklar için de, insana benzeyeceğinin farkındasınız değil mi? Ağzı, kulakları ve gözleri olacak... duyguları olacak veya olmayacak, ama yeni bir şeyler tanımlanmayacak hiçbir zaman.
Ve eğer olur da gerçekten bir ET görürsek bir gün, insanlar en sonunda şu deyimin içinin dolduğunu göreckler gibi geliyor bana: "bu daha önce gördüğümüz hiçbir şeye benzemiyor!".
Çünkü bunu daha önce filmlerde o kadar gereksizce kullandılar ki... King Kong'a bakan gazeteci dedi de, King Kong o adamın gördüğü bir gorile benziyordu. Godzilla'ya bakan bir Japon dedi ki, Japon bir müzede bir T-Rex görmüştü eminim... ET'ye bakan velet dedi, ki sonuçta ET'nin iki gözü, bir ağzı, iki kolu ve iki bacağı vardı. Ve bugüne kadar da hiçbir insan bize "daha önce gördüğümüz hiçbir şeye benzemeyen" bir şey sunamadı... sunamadı çünkü o da görmedi onu.
Sanatın yaratılmadığı, esinlenildiği fikrini o kadar güzel destekliyor ki bu.
***
Ben morsum, bir daha söylemek istedim. Goo goo g'joob.
Yorumlar