basit bir çocuk bu, elleri kanlı, aklı temiz, beyni boş. her şey ve hiçbir şey kelimeleriyle işi yok hiç çocuğun, onun yolu var, onun yordamı belli. her şeyi düzgün çocuğun, her köşesi yerli yerinde. muazzam kelimelerle idame ettiriyor sadece hayatını, öldürüyor öldürmek istediği yerde; veya yaratıyor, baştan, sıfırdan, daha önce hiç yaratılmamış bir biçimde.

ilerliyor çocuk karanlık bir odada. daha önceden kullanılmış kelimeleri kusuyor onları beklettiği midesinden. kan geliyor ellerine, vuruyor, çırpıyor kanı. kararıyor kan ona değen çoğu şey gibi. yalanlarını söyleyemiyor artık kendine o çocuk; parçalıyor, deşiyor içini. zerrelerini nasıl bulduysa öyle bırakmak istiyor doğdukları yerlere. altından göğsünü paramparça etmek istiyor, öldürmek, yakmak, eritmek; sıfır olmasını, karanlık olmasını arzuluyor deli gibi. her şeyden çok ölmek demek istiyor, ölmek, öldürmek, ölüm gibi olmak, ölüm gibi yaralamak, ölüm gibi parçalamak hayatı. her şeyden sıkılmak istiyor, çok uzun sürmüyor bu isteğinin bahşedilmesi.

devam ediyor çocuk karanlık odada ilerlemeye. ne bir duvarı ne de bir kapısı var bu odanın, öylece akıyor karanlığa, öylece devam ediyor. ayaklarını dahi göremiyor çocuk, bütün olamıyor bir türlü. müziği bile eksik değil aslında çocuğun, elleri bile yerinde, kelimeleri de geliyor yavaş yavaş ağ tutmuş zihnine. bütün olamaması önemli değil zaten, olduğu da yeterli dünyanın yeterli kavramına sahip tüm köşelerinde. ama ayakları yok işte yine de o çocuğun. yine de karanlık odalar dışında hiçbir yere basmıyor ayağı.

bu çocuk, orada, o karanlık odada koşan çocuk, her şeyiyle her şeyden sıkıldığını bağırmak isteyen o kırık şey, o ayaksız; işte o benim. bu gece, çoğu gece olduğu gibi, dün geceden hallice, bir saat öncesinden garip bir düşüş halinde, garip bir çocuğum yine. garip olan her şey gibi sadece kendime aidim ve deli gibi, garip bir şekilde, başkasını istiyorum benim içimde. ama gelmiyor o başkası.

olsun. burada iyiyiz böyle biz.

Yorumlar

Popüler Yayınlar