You wired me awake, and hit me with a hand of broken nails.

Film-bazlı yazılarımın devamı olarak, bir yazı serisi olarak en sevdiğim oyuncuları yazmak gibi bir planım var. Plan. Pan. Pan'ın Labirenti. HUAAAAA.

Ulan ne güzel filmdi yahu. 4 yıldır ağlamamıştım yaklaşık olarak, sonunda gözümden hafif yaş geldi, tüylerim diken diken oldu. Uff ulan. Bir de manda tipi eleştiri yapan insanlardan nefret etmeye başladım, bir tarafta "bence fantezi tarafıyla gerçek arasındaki çizgi daha kalın olmalıymış, veya film birine ağırlık vermeliymiş" diyen bilinçli eleştirici insan var, bir yanda ise "bok gibi, yarım saat sonra telefonumla oynamaya başladım, 6-7 kişi gitti zaten" gibi diyen insanlar var. Bana ikincisi çok koyuyor. Hof be. Süper filmdi lan işte, laf söyletmem. Neyse geçelim.

En iyi aktör, başrolde.

Bu seçimi yaparken, benim gözüme başrollerde çarpmış oyuncuları ön plana çıkarmaya çalıştım. Sonraki yazılarda gereken yapılacak, sonuç açıklanacak zaten merak etmeyin.

3 - Jim Carrey
"Typecast" oyunculardan hoşlanmam. Jackie Chan dışında, Jackie Chan ayrıdır çünkü. Ama bu "typecast" olarak mesela Chuck Norris, mesela Van Damme, mesela Sylvester Stallone, mesela Martin Lawrence. "Typecast" yani tek tip rollerde oynamayı seçen oyuncu olarak bunları gösteriyorsak, Jim Carrey'i de gösterebiliriz pekala, ama işte adam arada öyle filmlerde oynuyor ki, resmen şunu diyor bize "bağımsız yapımlardan yeteri kadar para kazansam beni 'hebeülelaş' şeklinde maskaralıklar içerisinde görmezsiniz bir daha.". Majestik'te, Eternal Sunshine of the Spotless Mind'da o kadar iyiydi ki. Listeme koymayı unuttuğum bu iki filmin yıldızı Jim Carrey, hem çok iyi bir komedyen, hem de mükemmel bir oyuncu olabilmesiyle bu listeye girmiştir. İtiraz?

2 - Mel Gibson
Son zamanlarda daha çok yönetmenliği ile görüyoruz kendisini, fakat benim hayatıma da yönettiği bir filmle girmişti zaten. Çocukluğumuzun "Martin Riggs"'i, Cesuryürek'le benim film literatürüme şu kelimeyle girdi: "FREEDOM!". Uff ne filmdi o be. Aslında, baktığımız zaman Mel Gibson her zaman bir çeşit devrim gerçekleştirmiş. Sinemaya distopik gelecek fikrini sokan, Mad Max, yani onun karakteri, ilk "buddy cop" filmi Lethal Weapon, onun filmi, henüz ikinci filmiyle Oscar almak, onun eseri, altyazının çekilemediği bir ülkede tamamen bilinmeyen bir dilde film çekmek, onun yapabileceği bir iş, ve kameralar önünde Yahudilere küfretmek, ve her filminde bunu hatırlatmak, ah evet, kesinlikle ona özel birşey işte bu. Yani ne diyeyim ki, ilginç adam.

1 - Johnny Depp
Off, of, ne denebilir ki? Ed Wood'da o kadar 'salağım ben' demesine karşın, From Hell'de kendine güvenen esrarkeş bir polisi rahatlıkla oynayabilmesi? Pirates of the Caribbean ile dünyanın en sevilen korsanını yaratmış olması ve öldü denilen korsan türünün canlanmasının yegane sebebi olması? Bir filmin içinde (Finding Neverland) bir an Varolmayan Ülke'yi düşleyen bir hayalperest, bir an hayatı ciddiye alan bir karamsar ve bir an sonra takıntılı bir oyun yazarı olabilmesi? Bir sene içerisinde bir korku filminde ve bir çocuk filminde oynamasını kimsenin yadırgamaması? Ben hepsini diyebilirim. Çok iyi oyuncu yahu.

Yorumlar

Popüler Yayınlar